7 Mayıs 2009 Perşembe

marDİN VAHŞETİ

ne oluyor bize?” demiş Diyanet İşleri Başkanı Bardakoğlu.
karıncayı incitmeyi, kuş yuvasını bozmayı bile insanlığın mürüvvetine aykırı gören bir dinin mensubu olduğumuz halde bu vahşetleri yapıyor olmamız gösteriyor ki bir yerde yanlış yapıyoruz” demiş. Bu sözlerde sadece bir yerde yanlış yaptığımız doğru. Çünkü sözlerde doğru adresin din olduğunu, orada “kibarlık”,“hoşgörü” ve insan hayatına saygı olduğunu iddia ediyor. Bunu yaparken de karıncayı örnek veriyor. Şüphesiz ki bu da bir başka BÜYÜK YALAN.

Tarihteki tüm vahşet ve dramlar sizin yüzünüzden yaşandı ey din adamları! İnsanları bu dünyadan soğutmak için elinizden gelen her şeyi yaptınız. Aydınları din adına, yaradana yaranmak adına az mı katlettiniz?. Gerçekleri yazmaktan başka bir suçu olmayan Turan Dursun'u kim vurdu? Dürüstlüğünün bedelini canıyla ödedi. Halka gerçekleri anlatmak uğruna can verdi. Oysa rahat yaşamak uğruna gerçeği saklayabilirdi. Sivas'ta, Maraş'ta öldürülen insanları ne çabuk unuttunuz? Börtü böcek, gül, şelale fotoğrafları ne kadar güzel değil mi? Ne kadar masum, ne kadar dokunulmaz bir kurum şu Din. Perde arkasındaysa acımasız vahşetin fotoğrafı var. Bu yalan sözleriniz de işte bu suçluluk psikolojisinin bir ifadesi.

Siz, toplu hayvan katliamı olan Kurban'ı bayram yapan, kan akıtmayı ilahi emir olarak telakki eden insanlar olarak; hangi karıncayı incitmemekten bahsediyorsunuz?
Tan vakti ezan sesinden korkan kuşların yuvasını bozmamaktan da bahsedemezsiniz. Konu insan katliamı olduğunda başka canlı türlerinden örnek vermek de yersiz zaten. Ama canını almaya can atmadığınız, canını bağışladığınız bir aydın yok ki örnekleyesiniz. Sonra gelsin karınca, uçsun kuş, aksın şelale, gökyüzünde yıldızlar.. Din yüzünden huzursuz olan ruhumuzu bir türlü DİNlendiremiyoruz..

Tarihte ne kadar çok din adına vahşet yapıldı bunları görmeyecek kadar hafızadan yoksun musunuz? Öyleyse size Prof. Ünvanını kim ve neden verdi? Cehaleti besleyen ve silahlandıran bu gerici kafa değil mi? Akıl ve bilim düşmanı insanları sizler ve bu zihniyet yetiştirmiyor mu? Köy Enstitülerini kapatan da bu kafa değil miydi? Kız çocuklarını okutmak için burs veren vakıflara neden terörist muamelesi yaptınız? Mardin Valisi nasıl olur da "kızları ayrı okullara gönderelim" diyebilir!? Hem bu katiller okula gönderilmemiş kız çocukları mı ki? Atatürk'ün kurduğu laik Cumhuriyeti beğenmeyen "ikinci (numaracı) cumhuriyetçiler", cehaleti besleyen, ondan nemalanan gerici ideolojinizle bu katliam sizin eserinizdir!. Tuttuğunuz yol ülkeyi daha büyük karanlıklara götürecektir. Halka okul, hastane, fabrika vereceğinize; imam, cami, sadaka ve silah verdiniz. Evet. Katiller korucuymuş, silah ve cephaneyi devlet vermiş. Bu töre'rizmi devlet finanse etmiş olmuyor mu?. Binlerce mermi ne için verilmiş? Orası vahşi batı mı? yoksa vahşi doğu mu?

İşin ilginç bir diğer yanı, köyün çiçeği burnunda imamı namazı eda ederlerken vurulmuşlar. Tam 47 insan. Bu bir toplu katliam bir sülalekırım. Yazık. Ey Yüce Yaratıcı!, pek çok vahşete olduğu gibi buna da neden seyirci kaldın? Neden karışmadın? O masum zavallı sabilerin suçu neydi? Eğer cennete gideceklerse bu 80 sene acı, yokluk ve açlıkla sınadığın insanlara haksızlık değil mi? Eğer cennet de kat kat ve orada da kimi ayrıcalıklı ve avantajlı ise oranın bu dünyadan ne farkı var. Sömürü düzeni ilahi emir mi? İlahi adalet kölelik düzeni mi?

Diyanetin başının sözlerini çok anlamlı imiş gibi sürmanşete taşıyan Hürriyet gazetesine ne diyelim? Bunu yaparken din'in iktidar ile sermayeyi birleştirici rolünü mü düşünmüş? Bu manşet tek taraflı yakılan bir barış çubuğu veya uzatılan bir zeytin dalı mı?



Vahşeti azaltmanın yolu din mi Sn. Bardakoğlu?. Öyle ise Hizbullah’ı Hamas’ı, Arabistan ve İran'daki şeriatçı infazları nereye koyacağız? Cihat kültürü ile karıncayı incitmemeyi nasıl aynı kefeye koyabiliyorsunuz?

Ey Sn. Prof. A. Bardakoğlu!.
Bu kan sizin elinizde. Bunun sorumlusu sizlersiniz. Hayatta hiçbir şey eyleme geçmiş cehaletten daha korkunç olamaz. Recim cezası, el kol vs. kesme olan kısas, kılıçla kafa keserek idam... ve cihat kültürü.. işte bu eyleme geçmiş şeriatın yani cehaletin vahşi uygulamaları değil mi. Karıncadan, kuş yuvasından kanlı vahşi ellerinizi çekin. sistematik bir vahşet kültürüdür din.

Yüzyıllar boyunca yağma ve ganimetin adı cihat olup kutsanmıştır.
İnsanlar cepheye ve ölüme gönderilirken şehit olup cennete gideceklerine inandırılmışlardır. Bunların organizatörleri din adamlarıdır. Rahipler ve imamlardır. Bu proje köleci ve kapitalist sömürü düzeninin bir parçası olarak uyum içinde yürütülmüştür. Gelecekte de aynı dinler tüm savaş ve vahşetlerin; katliam ve zulümlerin sabit sebebi ve yılmaz destekçisi olma fonksiyonunu “ilahi” kaynaktan aldığı manevi güç ve vergilerimizden elde ettikleri mali rantla emperyalist yeni dünya düzeninde sürdürecektir.

Ey Bardakoğlu!, İnsanlık adına, üretme ve adil paylaşım adına, eğitim ve sağlık adına, bilim ve teknolojik ilerleme adına ülkenizin hür ve güçlü geleceği adına bir projeniz var mı? Hiç oldu mu? İnsanlık için ne yaptınız? Dün, bugün ne yaptınız? Yarın ne yapacaksınız? Soruyorum size ve şahsınızda tüm dinci rantiye sınıfına soruyorum. Din, dürüstlüğü emretmez mi? Bunca din adına yapılan vahşet ortadayken ne karıncası? Hangi kuş yuvası? kimi kandırıyorsunuz? Amacınız nedir? Neden varsınız?

Vergilerimizden nemalandığınız büyük rantın üzerinde oturduğunuz yerden, yalan dolan konuşmaktan, iki damla timsah gözyaşı dökmekten utanmıyor musunuz? Size hakkımızı helal etmiyoruz. Yazıklar olsun..

Ey kanla beslenen işbirlikçi ve gerici rantiye!, mabetlerinizde ettiğiniz ibadetler, boğazınızdan huzurlu bir lokma geçmesini sağlıyor mu? Yoksa, bu kadar yalan artık yeter! diye vicdanınızın derinliklerinden cılız da olsa kulağınıza gelen bir ses duyuyor musunuz?
Duymuyorsanız haykıralım: Katliam emrini "ŞIH MEHMET" vermiş!.
Şeyh hazretleri kimseyi sağ bırakmayın buyurmuş, müritler de gereğini yapmışlar.
Her zamanki gibi sorgulamadan.. Kör inançla.. İtaatle.. Cehaletle.. İmanla.

6 yorum:

  1. Insanlari en kolay yönetmenin ve sömürmenin yolu dindir. Özgür, esit, insana ve her canliya deger verilen bir toplumda yasamak istiyorsak bu sekilde calismalari yapan degerlerimizin cogalmasi gerekir.
    Seni yürekten kutluyorum arkadasim.

    cigi

    YanıtlaSil
  2. doğruları yazmak ve haykırmak gerekiyor artık, her satırına katılıyorum

    YanıtlaSil
  3. Ne bu yazı, ne de diğer yazılarım alıntı değildir.
    Diyanetin bilmem kaç milyar dolarlık bütçesi, halkın vergileriyle yapılan bir eroin ticaretidir.
    Din adamlarının insanımıza zehir zerketmekten başka bir işe yaradıkları yoktur. Cehalet cinayetten farksızdır. Koca şehirlerde sokakta, caddelerde gezen insanlar en temel insani ihtiyacı için mecburen camiye gittiğinde 1 TL ödemek zorundadır. Cami WC'leri pislik içindedir. Belediyenin Avrupa'da her yerde bu hizmeti en sağlıklı ve ücretsiz olarak karşıladığını düşünürsek, Diyanet'e giden kaynağın halka hiçbir faydası olmadığı açıktır.
    Minarelerden bangır bangır okunan ezanlar saldırganlığın ve temel insan haklarına tecavüzün her gün 5 defa her yerde tekrarlanan gürültülü bir örneğidir. Anayasal güvence altında olan ifade özgürlüğü dini görüşleri açıklama açısından asla yoktur. Ramazanda oruç tutmayanlara nefretle bakılır. Camiye uğramayan cemaate alınmaz. Bira içen günahkardır. Saçını örten iyi kadındır.. İşte En tehlikeli mafya/çete budur. Diyanet din çetesi..

    YanıtlaSil
  4. Sayin Gunes
    Her insan Ozgurdur,ezan sesi rahatsiz ediyorsa kulaklarinizi kapatin,cami wc leri temiz tutulmuyorsa ihtiyacinizi evde veya devlet wc lerinde yapiniz.Eyer 1 ytle oduyorsaniz,makbuzu istiyerek sikayette olunuz ki hijyen memurlari oralara takipte bulunsunlar.Ben yurt disinda egitimciyim ve burdaki mescitlerde boyle bir sorun yoktur ne de devlet wc lerinde.Simdi ise dusunun ne demek istedigimi!Siz ancak konusan ama cagri uretmeyen-bulamayan isanlarsiniz.Bira bir alkohol icecektir ve sanirim siz bundan cok iciyorsunuz.sacini orten kadin ile ortmeyen kadin birdir ama ameller farkli olur,hesabi yanlizca ahirette bulunur,kimse kimseye kotu diyemez.Temizlik imandandir,kirlilik muslumanlarda bulunmaz,sadece cozum ararsaniz o zaman.........

    YanıtlaSil
  5. bu blogu yeni keşfettim ve yazıları büyük zevkle bir solukta okudum. dinle ilgili olarak şu ana kadar kafamın içinde geliştirdiğim ama dillendiremediğim ya da yazıya dökemediğim herşey bu yazılarda daha güzel açıklanmış. yazarın eline sağlık ve gerçekten tebrik ediyorum, çok güzel bir anlatımı var.

    yorumlarla ilgili olarak da, şu "mutaassıp" arkadaşların yorumları da hakkaten trajikomik, gülsem mi, yoksa bu yazıların üstüne ağlasam mı, bilemiyorum..

    yalnız iki kere ikinin dört ettiği kadar şundan eminim ki, her toplum layık olduğu şekilde yönetilir. genel anlamda bu mutaassıp kalın kafalılar bizim toplumun çoğunluğunu oluşturduğu için benim ülkemizin geleceğiyle ilgili en ufak bir umudum yok.

    yazara hakikaten helal olsun, düşüncelerini çok iyi paylaşmış. ama gel gör ki her anlatılan anlayanın kapasitesi kadar etki yapar. bu millet için değmez sayın yazar. ben de zamanında çok düşündüm böyle yazılar yazayım, etrafımdakileri örgütleyip milleti bilinçlendireyim, vs. ama bunların hepsi ütopik, boş ve gereksiz hayaller. bu milletten kimsenin ümidi olmasın boş yere...

    en iyisi ya birşeyleri değiştiricem diye boşuna kasmayıp üç maymunu oynayarak geçip gitmek ya da kuzey ve batı ülkelerine kaçıp orada daha ileri evrim aşamasındaki topluluklara karışmak...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim. Çok haklısınız.
      Ben de yazmayı bıraktım artık zaten.

      Sil